Ailenin işleyiş biçimini, aile üyelerinin birbirleriyle ilişkisini ve iletişimini ele alır. Bu terapi biçimi sistemik kurama dayanır, yani parçaları tek başına düşünmeden aralarındaki etkileşimi ele alır ve bütünü görmeyi amaçlar. Sorunun nedeni tek tek aile bireylerine atfedilmez. Yaşanan sorunu başlatan nedenin sorgulanmasının bir yararı yoktur. Nedeni ne olursa olsun ortaya çıkan bir davranış, diğerinin davranışları ile sürdürülür, yani karşılıklı olarak birbirini etkileme vardır. Bireysel terapide müdahale bireyin duygu ve düşüncelerine yapılırken, aile terapisinde müdahale ilişkilere yapılır. Sözkonusu promlemin oluşumunda, devam etmesinde ya da çözümünde her bir aile üyesinin rolü anlaşılmaya çalışılır. Aile sistemlerinde değişiklik yaparak sorunlara çözüm üretmeye çalışır.
Sağlıklı aile, yoluna çıkan her türlü soruna karşın büyümeye ve gelişmeye devam eden ailedir. Bu aileler işlevlerini yerine getirebilen ailelerdir. Sağlıksız işlev gösteren ailelerde; rollerin birbirine karışması, ailedeki hiyerarşinin bozulması, çatışma yönetiminde yetersizlik, problem çözme becerilerinin azlığı, iletişimde birbirine karışık mesajlar verme gibi özellikler görülür. Aile sisteminde bu tür problemler olduğunda bu durum kaçınılmaz olarak ruhsal sağlıkla ilgili problemleri de beraberinde getirmektedir. Aile bireylerinden birinde ortaya çıkan belirti aslında aile sistemindeki bu sorunlardan kaynaklanmaktadır. Ailedeki bireylerin bireyselleşme veya ilişkilerdeki içiçe geçme düzeyi, ailenin esnek ya da katı olan yapısı, aile üyelerinin rollerinin net olup olmaması gibi özellikler ailenin sağlıklı ya da sağlıksız işleyişini etkileyebilmektedir.
Aile terapisti ailelerin daha yeterli ve tatmin edici bir evlilik, aile ortamına ve sosyal uyuma sahip olmaları amacıyla tedavi etme konusunda eğitim almış profesyoneldir.
Birçok çift ya da aile terapiye geldiğinde ilişkiden ya da terapiden ne beklediğini ifade etmekte güçlük çeker. Genellikle terapiye başvurmalarındaki temel neden olarak hayal kırıklıklarını tarif ederler. Beklentileri konuşulduğunda çoğunlukla ruh ikizi arayışı, koşulsuz sevgi ve destek gibi genel evlilik beklentilerinden bahsedilir. Görünürdeki bu beklentilerin ne kadar gerçekçi olduğu ve altta yatan temel sorunun ne olduğu terapide anlaşılmaya çalışılır. Bunun yerine daha gerçekçi hedefler koymalarına ve tarafların kendilerine düşen sorumluluğu almalarına yardımcı olunur.
Yine bir çift için yeni doğmuş bir bebek ya da daha büyük bir çocukla ebeveynlik rolüne geçmek yıpratıcı bir deneyimdir. Böylesi ebeveynler terapiye geldiklerinde çaresiz şekilde, hayatı sürdürmenin temelleri ile ilgilenirler. Çiftin ebeveynliğe geçişte hissettiği baskı ve gerilimler bir çok şeyi beraberinde getirir, kendilerine ait zamanın kalmaması, maddi sorunlar, ebeveyn olmakla ilgili kafa karışıklıkları gibi durumlar çiftin ilişkisinin bozulmasını besleyebilir. Çocuklarına yardım ederken ebeveynler kendi derin kırılganlıkları ile yüzleşebilirler. Aile terapisi çiftlerin ebeveynliğin yaşamlarına getirdiği değişimleri kabul ederek ilişkilerinde yeni fırsatları keşfederek ebeveynlik becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur.
Evlilik terapisi, çift terapisi ve ilişki terapisi benzer kavramlar olup bireylerin birbirleri ile kurdukları yakın ilişkileri desteklemeyi hedeflerler.
İNCELEBüyüme sürecinde duygusal, zihinsel ya da davranışsal sorunlar yaşayan çocuk ve ergenlerle bire bir yürütülen danışmanlık hizmetidir.
İNCELESorunlarının üstesinden gelmesinde yardım etmek ve ailenin güçlerini ve sağlamlığını arttırmayı amaçlayan, bireye sosyal destek ağlarına yönelik bir terapidir
İNCELE